Şubat ayına olağanüstü bir deprem ile başladık. Deprem bölgelerinde en temel ihtiyaçlarından bile mahrum kalan deprem mağdurlarına destek için gerek yurt içinden gerekse yurt dışından yardım dayanışması kısa sürede devreye girdi. Yurt içinde mevcut eşyanın toparlanması ve deprem bölgelerine sevki konusunda iş sadece operasyonel meziyetlere bakarken yurt dışından gelen yardım malzemeleri için tabii ki gümrük mevzuatı devrede olmak durumunda.
Böyle insani bir durumda da mı gümrük süreci olacak diye düşüneniniz olabilir. Ancak hemen belirtmek gerekir ki mevzuat bu tür durumlarda işlemleri kolaylaştırıcı ve hızlandırıcı tedbirleri almış durumda. Burada bu kolaylaştırmaları ele almak istedim, umarım ileride ihtiyaç duymaya gerek kalmaz.
Öncelikle konunun ele alındığı ana düzenlemelerden birisi olan 2009/15481 sayılı 4458 Sayılı Gümrük Kanunu’nun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkında Kararı’nı ele alalım. Gündemimiz olan depremin bir tabii afet olduğunu ele alarak içinde bulunulan durumun, karar kapsamında “kriz hali” olarak tanımlandığını görmekteyiz. Nitekim karara göre “kriz hali”; tabii afetler, tehlikeli ve salgın hastalıklar, büyük yangınlar, radyasyon ve hava kirliliği gibi önemli nitelikteki kimyasal ve teknolojik olaylar, büyük nüfus hareketleri gibi durumları ifade etmektedir.
Kriz hâlinde uygulanacak işlemlere bakıldığında ise kararın “Kriz Hâllerinde Zarar Görenlere Gönderilen Eşya” başlıklı 105’inci maddesi ile kamu kurum ve kuruluşları ile kamu yararına çalışan dernekler ve Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflar tarafından kriz hâllerinde zarar gören kişilere ücretsiz olarak dağıtılmak amacıyla ve/veya söz konusu kurumların mülkiyetinde kalmak kaydıyla kriz hâllerinden zarar görenlerin ücretsiz olarak kullanımına sunulmak üzere serbest dolaşıma sokulan eşya için gümrük vergilerinin aranmayacağı düzenlenmiş, bu sayede söz konusu eşya için vergi yükü ortadan kaldırılmıştır. Diğer yandan aynı madde ile yardım kuruluşları tarafından kriz hâli süresince kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla serbest dolaşıma sokulan eşyaya da muafiyet tanınacağı hükme bağlanmıştır. Böylece kriz hâlinde vergi vb. nedenlerle insani yardım malzemelerinin ihtiyaç sahiplerine ulaşması önündeki bir engel ortadan kaldırılmış olmaktadır.
Bununla birlikte kriz hâli sonrasında, kriz hâlinden zarar gören bölgelerin yeniden inşasına yönelik madde ve malzemeler muafiyet kapsamına alınmamış, bu eşya için normal prosedürün çalıştırılması benimsenmiştir.
Vergi olmamasının yanında, gümrük beyanı işlemlerinin de prosedür olarak hem zor hem de zaman alıcı bir süreç olduğunu göz önüne aldığımızda, çok acil biçimde müdahale etmenin kritik olduğu dar zamanlar olan kriz hâlinde gümrük beyanı işlemleri nasıl olacak sorusu da bir diğer sorudur akla gelen. Gümrük Muafiyeti Tebliği (Seri No: 2) ile kriz hâli nedeniyle, kriz hâlinden etkilenen bölgeye yurt dışından insani amaçla gönderilen temel ihtiyaç maddeleri ile diğer eşya için gümrük mevzuatının öngördüğü şekilde konşimento veya taşıma belgesi ibrazının aranacağı; temel ihtiyaç maddesini ve diğer eşyayı kabul eden kuruluş tarafından düzenlenecek eşya listesinin gümrük idaresine sunularak gümrük işlemlerinin buna göre tamamlanacağı belirtilmiş; kamu kurum ve kuruluşlarına teslim edilen yardım malzemeleri için ise elde bulunan mevcut belgelere göre işlemlerin tamamlanacağı ifade edilmiştir. Bu sayede kriz hâlinde gümrük beyanı prosedürleri de en aza indirilerek sadece taşıma belgesi ibrazı ve eşya listesi ile, hatta elde ne belgesi varsa onunla gümrük beyanı yapılması sağlanmıştır.
İthalatta bir başka konu olan standardizasyon denetimleri açısından konuya baktığımızda; ilgili ürün güvenliği ve denetimi tebliğleri ile belirtmiş olduğumuz 2008/15481 sayılı 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkındaki Karar’ın “Gümrük Vergilerinden Muafiyet ve İstisna Tanınacak Hâller” başlıklı 5’inci kısmında belirtilen eşyanın ithalatında, ilgili tebliğ ile belirlenen 23 haneli TAREKS referans numarasının gümrük beyannamesinin 44 numaralı hanesine kaydedileceği düzenlenmiştir. Depremin yer aldığı kriz hâli, kararın anılan 5’inci kısmı kapsamında yer almakta olup bu tür eşya için standardizasyon denetimleri de yapılmamaktadır.
Sonuç olarak deprem durumunda olduğu gibi kriz hâlinin oluşması durumunda yurt dışından ilgili kuruluşlara getirilen insani yardım malzemesi için gümrük beyannamesi verilmeden sadece taşıma belgesi ve liste ile beyan yapılmakta, standardizasyon denetimleri yapılmamakta, ithalat vergileri de ödenmemektedir. Bu bilginin kullanılmak zorunda kalınmaması umuduyla…
Dr. Levent Özkardeş
09.02.2023
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü’nden 2000 yılında mezun oldu. 2014 yılında ABD’de Boston Üniversitesi Çokuluslu Ticaret Yüksek Lisans Programı’nı tamamlayarak yüksek lisans derecesini aldı. Doktora derecesini 2020 yılında Yaşar Üniversitesi İşletme Anabilim Dalı’nda, “Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsünün (YYS) Firmaların Rekabet Yapısına Etkisi”ni konu alan tez çalışması ile tamamladı.
Meslek hayatına 2001 yılında gümrük müfettiş yardımcısı olarak başladı; 2005 yılında gümrük müfettişliğine, 2012 yılında da gümrük başmüfettişliğine atandı. Mesleğinde 18 yılı geride bıraktığı 2019’da başmüfettişlik görevinden ayrılarak önde gelen bir gümrük müşavirliği firmasında genel koordinatör olarak çalıştı. Özkardeş, 2021 yılı itibari ile kurucusu olduğu gümrük, dış ticaret denetim ve danışmanlık firması bünyesinde gümrük ve dış ticaret alanlarında eğitim, danışmanlık ve denetim hizmetleri vermekte, aynı zamanda yetkilendirilmiş gümrük müşavirliği yapmaktadır. Ayrıca Yaşar Üniversitesi Dış Ticaret Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak gümrük ve dış ticaret dersleri vermektedir.
İyi derecede İngilizce ve Almanca bilen, birçok dergide makaleleri yayımlanan, dış ticaret ile ilgili panellere konuşmacı olarak katılan Levent Özkardeş, dış ticaret ve gümrük alanlarında uzmanlaşmıştır.
Sorunuz başarılı bir şekilde uzmanımıza gönderilmiştir. Uzmanımız en kısa zamanda sorunuza yanıt verecektir.