Fesih Yasağında İşten Çıkarma

Bütün dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını birçok alanda olduğu gibi çalışma hayatında da birçok yeniliği getirdi. Uzaktan çalışma, esnek çalışma, kısmi çalışma, kısa çalışma ödeneği, ücretsiz izin, nakdi ücret desteği gibi birçok kavramı daha çok konuşur olduk. Bununla birlikte çok önemli bir değişiklik de fesih yasağı ile gündemimize geldi. Geçtiğimiz yıl İş Kanunu’na eklenen geçici 10. madde ile işten çıkarma belli bir süre yasaklandı. Bu süreler daha sonra çeşitli defalar uzatıldı. Son olarak da 30 Haziran’a kadar çekildi. Böylece 30 Haziran 2021 tarihine kadar iş sözleşmeleri feshedilemeyecek, daha farklı bir ifadeyle kimse işten çıkarılamayacak. Ayrıca işletmeler bu madde kapsamında tek taraflı ücretsiz izne gönderme yetkisini de almış oldu. Böylece işveren sizi ücretsiz izne gönderdiğinde bu haklı fesih ve tazminat sebebi sayılamayacak. Tabii burada işçiyi koruyan nakdi ücret desteği ve ücretsiz iznin fesih yasağı ile sınırlı olması gibi tedbirler de alındı. 

Peki fesih yasağının istisnası yok mu, yani hiçbir sebeple insanlar iş yerinden ayrılamayacaklar mı? Bunu yine İş Kanunu geçici 10. maddede görüyoruz. Buna göre hangi kanuna tabi olursa olsun bütün iş sözleşmelerinin işveren tarafından ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hâller dışında feshi yasaklanmış oldu. Burada da ifade edildiği gibi düzenleme tek istisna olarak işten çıkarmak için yine İş Kanunu 25. maddede tarif edilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymamak hâllerini kullanabiliyor. Bu şekilde bildirilen ve işten çıkartılan işçi hem fesih yasağına takılmamış oluyor hem de tazminat ve işsizlik maaşı alamıyor. 

Ancak burada işverenlerin dikkat etmesi gereken hususlar da bulunuyor. Sadece fesih yasağını delmek için işçiyi ahlak ve iyi niyet kurallarına uymamaktan çıkartırlarsa işçinin arabulucuya gitmesiyle yapılacak denetimde bunu ispatlamak zorunda kalacaklardır. Eğer ispatlayamazlarsa hem işlemler iptal edilecek hem de idari para cezaları gündeme gelecektir.

Burada oluşabilecek mağduriyetler için de önemli bir tedbir alındı. Daha önce ahlak ve iyi niyet kurallarına uymama hâllerindeki fesihler Kod 29 ile bildiriliyordu. Böylece hırsızlık yapanla mesaisini aksatan aynı kategoriye giriyor ve ileriki çalışma hayatında işçiler açısından geri dönülmez sıkıntılara yol açıyordu. Yapılan yönetmelik değişiklikleri ile artık hangi fiilden çıkarma işlemi yapılmışsa onun için belirlenen kodlar kullanılacak. 

Buna göre yeni kodlar şöyle belirlendi:

*Vasıflarda işvereni yanıltmak --------------------- Kod 42

*İşverenin şeref ve haysiyetini kırmak ----------- Kod 43

*İş yerine sarhoş gelmek ve uyuşturucu --------- Kod 44

*Cinsel tacizde bulunmak --------------------------- Kod 45

*Hırsızlık, meslek sırlarını açıklamak ------------- Kod 46

*7 günden fazla hapis cezası almak --------------- Kod 47

*İzinsiz devamsızlık yapmak ------------------------ Kod 48

*İşini ısrarla yapmamak ------------------------------ Kod 49

*İşin güvenliğini tehlikeye atmak ------------------ Kod 50

Peki fesih yasağının tek istisnası 25. maddedeki ahlak ve iyi niyet kuralları mı? Bunun cevabı,  “Hayır”. Başka istisnalar da bulunuyor. Bu istisnalardan birisi de 7252 sayılı yasada tarif edildi. İş yerinin herhangi bir sebeple kapanması ve faaliyetinin sona ermesi de fesih yasağının kapsamı dışında bulunuyor. Dolayısıyla bir iş yeri kapanmışsa ya da anlaşılan iş sona ermişse yani belirli süreli işin anlaşılan zamanı dolmuşsa burada fesih yapılabiliyor. Burada bir şirketin herhangi bir işletmesinin kapanması da orada çalışanlar açısından fesih yasağının kapsamının dışında sayılıyor. Ancak eğer bu şubedeki çalışanlar için başka şubelerde pozisyon varsa oralarda değerlendirme zorunluluğu da var. Bu durumda fesih geçersiz sayılabiliyor.

Fesih yasağına takılmayan bir başka ayrılış biçimi de tahmin edileceği gibi istifa olacaktır. İşçiler bir sebebe dayalı yada sebepsiz istifa edip ayrılabilecektir. Askerlik, emeklilik, kadınlar için evlilik, yaş dışındaki emeklilik şartlarının yerine gelmesi gibi kıdem tazminatı gerektiren istifalar da yine fesih yasağının dışında sayılacaktır.

Umarız bir an önce bu pandemiyi atlatır ve normal çalışma düzenimize kavuşuruz.

 

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                   Faruk Erdem

Uzman Hakkında

Faruk Erdem
Emeklilik ve Sigorta

Faruk Erdem, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun oldu. Üniversite yıllarında başladığı gazeteciliğe birçok gazete, televizyon, radyo ve haber ajansında devam etti. Hâlen Takvim Gazetesi’nde Ekonomi Müdürü olarak görev yapan Faruk Erdem aynı zamanda Sabah ve Yeni Asır gazetelerinde köşe yazarlığı yapmakta, A Haber televizyon kanalında her sabah ekonomi gündemini yorumlamaktadır. Ayrıca A Para kanalında her cuma akşamı yayınlanan çalışma hayatı, vergi, tüketici hakları ve sosyal güvenlik konularını içeren “Bize Sorun” adlı bir programın da yorumculuğunu üstlenmiştir. Erdem, bir dönem Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Hayatı Danışma Kurulu üyeliği de yapmıştır. Sürekli sarı basın kartı sahibi olan Faruk Erdem, Ekonomi Gazetecileri Derneği Başkan Yardımcısı ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyesidir. Emeklilik sistemlerini konu alan “Ah Bir Emekli Olsam!” isimli kitabın da yazarıdır.

Tüm Uzmanlar
Uzmanın Diğer Makaleleri