Temeli 1950’li yıllarda atılan, 80’lerin sonlarına kadar gelişmeye devam eden ve 1989 yılında günümüzdeki hâlini alan internet, o zamandan bu yana gerek sosyal gerekse ekonomik hayat içerisindeki ağırlığını artırdı.
İletişim ihtiyacından hareketle ortaya çıkan ve bünyesinde barındırdığı yapı ile hayatımızın her alanına sirayet eden internet, ilk olarak bilginin hızlı ve kolay ulaşılmasını sağlayarak ekonomik hayatı değiştirdi. Web 1.0 olarak adlandırılan bu dönemde, kullanıcılar yalnızca tek taraflı olarak verilen bilgiye erişen atıl durumdaki aktörlerden ibaretti. Salt okunur web olarak tanımlanan, bilgi akışının tek yönlü gerçekleştiği, bir yayın bandına benzer bir yapı ile sınırlı olan bu dönem 2000’li yıllarda web 2.0 ile büyük bir değişime uğradı.
Sosyal web olarak adlandırılan bu dönemde aktörler karşılıklı etkileşim içine girip tek yönlü değil çift yönlü bilgi akışını başlatmıştır. E-ticaret siteleri, sosyal medya platformları ve mesajlaşma uygulamaları gibi yapıların gelişmesi ile sosyal ve ekonomik hayatta ihtiyaç duyulan iletişim gereksinimlerine daha hızlı ve sofistike bir şekilde ulaşılmıştır. Bu dönemde reklamcılık faaliyetleri, ana mecrası olan televizyon ve radyo gibi kanallardan internete aktarılırken, ticaretin ve bilgiye erişimin internet üzerinden gerçekleştirilmesi de yaygınlaştı. Web 3.0 ile yapay zekâ teknikleri ile akıllı ve sanal dünyanın kapısı aralanmış oldu. Kullanıcılara sunulan içeriklerin yazılımlar tarafından özel üretildiği web 3.0 sayesinde ödeme işlemleri blockchain altyapısı kullanılarak akıllı kontratlar ile gerçekleştirilebilmekte, ödeme protokolleri bir sisteme bağlanmakta ve tüm süreçlerde otomasyon süreçleri hızlandırılmaktadır.
İnternetin ilk çıkışı tek taraflı bir yayın bandı şeklinde özetlenebilecekken e-mail ve bloglar ile etkileşimli bir yapıya bürünerek geleneksel yapıyı da içine çekerek çok daha geniş bir dijital yapıya ulaştı. Web 3.0 ile de tüm üretim, ödeme ve tüketim aşamalarının otomasyonu söz konusu olmaktadır. Tüm fiziki aygıtların ve eşyaların belli bir ağa bağlanarak birbirleri ile etkileşim ve iletişim hâlinde oldukları “nesnelerin interneti” olarak adlandırılan yapıya geçişle beraber artırılmış gerçeklik üzerinden gerçek ve sanalın iç içe geçtiği web teknolojisi, web 3.0 olarak ifade edilebilir. En önemli özellikleri arasında donanım ihtiyacının yerini network ve bulutların alması, kişilere veya kurumlara duyulan ihtiyacın yapay zekâya devredilmesi olarak ifade edilebilir.
Evren ötesi anlamı ile metaverse kelimesi, artırılmış gerçeklik teknolojisi ile ulaşılan sanal gerçekliği ve insanların zamanlarını geçirebileceği dijital evreni ifade etmektedir. İçinde bulunduğumuz ve gerçeklik olarak ifade ettiğimiz yapıyı, rüyadan ve düşten ayıran olgu belirli bir tutarlılık ve hislerimiz ile kontrol edebilme gücümüzle ortaya çıkmaktadır. Web gerek kendi içerisindeki gelişmeler ile gerekse geniş banttaki internet hızı, yapay zekâ uygulamaları ve algoritmaları ile bu istikrarı bir şekilde yakalamış görünüyor. Web ortamında başlanılan bir aktivite sonraki süreçte de kaldığı yerden devam ettirilebilir yapıda istikrarlı bir şekilde kullanılabilmektedir. Bugüne kadarki sanal gerçekliğin eksikliği gerçek olarak adlandırdığımız dünyayı algılama araçlarımız olan duyularımızın bu dijital evrene entegre edilmesi için gereken bağlantı noktası idi. Görme duyularımıza hitap ederek başlayan artırılmış gerçeklik diğer duyularımıza da hitap ettikçe gerçek olarak adlandırdığımız dünyayı sanal dünyadan ayıran çizgi kaybolmaya başlayacaktır.
İktisadın temel sorunu kaynakların sınırlı; ihtiyaçların ise sonsuz olması nedeni ile ekonomik birimleri karar vermeye zorlaması ve her kararın alternatif bir maliyet oluşturmasına neden olduğu bir patikaya sokmasıdır. Ancak sanal dünya ile bu durum değişebilir. Her ne kadar hayatı anlamlı kılan zorluklar da olsa kolay bir şekilde kendini gerçekleştirebilme olanağına kavuşacak insanoğlu için sanal dünya fırsatlar barındırmaktadır. Gerçek olarak adlandırdığı dünyada minimalist yaşayıp asgari geçim gereksinimlerine ulaştıktan sonra tüm gelirini sanal dünyada harcayabilecek bir tüketici ile karşı karşıya gelebiliriz. Bu sadece gelirini harcayabileceği bir alan ile sınırlı değil ayrıca gelirini kazanabileceği bir yapıyı da ihtiva etmektedir. Para dediğimiz şey kişilerin alışverişte, hesap birimi ve değer saklamak için kullandığı bir araç. Burada önemli olan güven ve kabul olgularıdır. Kişiler bir şeye para olarak güvendiği ve kabul ettiği sürece bu bahsettiğimiz fiziksel veya dijital şey para olarak kullanılabilir.
Sanal dünya ile kişiler, sahip oldukları özelliklere göre yine bu dijital dünyanın para birimleri üzerinden gelir elde edebilecekleri ve aynı zamanda yine gelirlerini bu sanal dünyada harcayabilecekleri bir evren ile karşılaşabilirler. Eğitimden sağlığa iş hayatından özel hayata kadar ekonomik aktivitelerin her noktasına değinen ve gerçek olarak adlandırdığımız hayatın neredeyse tamamını kendi içine davet eden bir sanal dünya ile karşı karşıyayız.
Dr. Selim Süleyman
Sakarya Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü’nden 2005 yılında mezun oldu. 2006 yılında İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde Uluslararası Ticaret Bölümü’nde yüksek lisansa başlayan Süleyman, 2007 yılında mezun oldu. 2008 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisat Anabilim dalında başladığı doktora eğitimini, “Merkez Bankası Para Politikalarının Kredi Kanalıyla İmalat Sanayi Sektöründe Faaliyet Gösteren KOBİ’lerin Bilançosuna Etkisi” konulu tez çalışması ile 2013 yılında tamamladı. Hâlihazırda çeşitli üniversitelerde iktisat, işletme ve yöneticilik konularında Yüksek Lisans dersleri veriyor.
2006 yılında İstanbul Ticaret Odası KOBİ Araştırma ve Geliştirme Şubesinde iş hayatına başlayan Süleyman, 2009 Aralık ayından 2013 Temmuz ayına kadar çalıştığı kurumda KOBİ Araştırma Servisi şefi olarak çalışmalarını sürdürdü. Bu süre zarfında 340 bin üyesi olan ve bu üyelerin % 99’unun KOBİ niteliğinde olan firmalarla ilgili eğitimlerde, projelerde bilgilendirme seminerleri ve araştırmalarda bulundu.
Sorunuz başarılı bir şekilde uzmanımıza gönderilmiştir. Uzmanımız en kısa zamanda sorunuza yanıt verecektir.