213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun (VUK) 258. maddesinde değerleme; vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir seklinde tanımlanmıştır. Değerlemede iktisadi kıymetlerin vergi kanunlarında gösterilen gün ve zamanlarda haiz oldukları değerler esas tutulur.
VUK Md. 274'e göre stoklar maliyet bedeli ile değerlenir. Stokların değerlemesinde kullanılan yöntemlerin başlıkları şunlardır:
1. Maliyet Bedeli
2. Piyasa Değeri
3. Maliyet Bedeli ve Piyasa Değerinden Küçük Olan ile Değerleme
4. Brüt Kâr Metodu
5. Perakende Fiyatla Değerleme
6. Normal Stok (Temel Stok) Değerleme Yöntemi
Stokların maliyet bedeli ile değerlenmesi hâlinde de aşağıdaki yöntemlerden biri kullanılabilir:
A- Maliyet Bedelinin Spesifik Olarak Tayini (Belirli iş partileri değerleme) Yöntemi
B- İlk Giren İlk Çıkar Yöntemi (FİFO Metodu)
C- Ortalama Maliyet Yöntemi-Hareketli Ağırlıklı Ortalama-Ağırlıklı Ortalama-Basit Aritmetik Ortalama
FIFO Metodu: Bu usulde temel varsayım stoğa ilk giren mal ve hammaddenin ilk defa stoktan çıktığı, diğer bir deyişle satıldığı veya imalatta kullanıldığıdır. Bu varsayımın sonucu; ambar çıkışları en eski satın almalara ait maliyet bedeliyle, hesap dönemi sonunda kalan stoklar da en son alımların maliyet bedeliyle değerlendirilmiş̧ olur.
Ortalama Maliyet Yöntemi: Bu değerlenme yöntemi, aynı cinsten hammadde veya satın alınan malların ambarda birbirine karışmış̧ oldukları ve bu karışımın imalata verildiği veya satıldığı varsayımına dayanır. Buna uygun olarak gerek ambar çıkışları gerek hesap dönemi sonundaki stoklar, ortalama maliyet ile değerlendirilecektir.
Stokların değerlemesinde esas amaç̧, işletmenin dönem kâr veya zararını doğru ve güvenilir bir şekilde tespit etmektir. Kârın veya zararın doğru ve güvenilir bir şekilde tespit edilebilmesi içinse stokların değerinin doğru olarak hesaplanması gereklidir. Stok değerinin gerçekte olması gerekenden düşük veya yüksek tespit edilmesi kâr/zarar rakamı üzerinde etkili olacaktır.
Vergi Usul Kanunu'nun 274. maddesine göre değerleme ölçüsü maliyet bedeli olarak belirlenmiş̧ olmakla birlikte stokların özelliğine göre değerleme esasları ayrı ayrı belirlenmiştir.
- Satın alınan malların değerlemesi (VUK 274),
- İmal edilen malların değerlemesi (VUK 275),
- Zirai mahsullerin ve hayvanların değerlemesi (VUK 276-277),
- Değeri düşen malların (VUK 278) değerlemesi olmak üzere ayrı ayrı ele alınmıştır.
Satın alınan malların değerlemesi
VUK'un 274. maddesinde satın alınan ve imal edilen emtianın maliyet bedeliyle değerleneceği hükme bağlanmıştır. VUK'un 274. maddesinde satın alınan malların maliyet bedeline nelerin gireceği ya da nelerin girmeyeceği yönünde herhangi bir belirleme yapılmamıştır. Yalnızca değerleme ölçüsü maliyet bedeli olarak belirlenmiştir. Bu nedenle satın alman malların maliyet bedelinin tespitinde, sadece 262. maddede yapılan maliyet bedeli tanımına göre belirleme yapılacaktır. 262. maddede yapılan maliyet bedeli genel ve geniş bir tanımdır. Bu tanıma göre malların maliyet bedeli, satın alma nedeniyle yapılan ödemelere bu ödemelere ilişkin olarak yapılan bilumum giderlerin toplamıdır. Yurt içinden veya yurt dışından satın alınan emtiada maliyet bedeline giren unsurlar ana başlıklar itibari ile aşağıdaki gibidir.
Satın alınan stoklarda maliyet unsurları açısından, üretilen mamullerin maliyetleri ile satın alma maliyetleri açısından farklılıklar bulunmaktadır. Bu temel farklılık işçilik giderleri ve genel üretim giderleridir. Yurt içinden satın alınan mallarda maliyet bedelini oluşturan unsurları aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür:
1. Emtianın satın alma bedeli,
2. Emtianın iş yerine getirilmesi için yapılan nakliye ve hamaliye giderleri,
3. Emtianın alımı ile ilgili olarak ödenen sigorta giderleri,
4. Alımda ödenen komisyonları,
5. Emtia ile ilgili finansman giderleri,
6. Emtianın işletmeye getirilmesi aşamasına kadar yapılan depolama giderleri.
Yukarıda sayılan gider unsurları ile benzeri giderler işletme tarafından bizzat yapılmış olmaları hâlinde maliyet unsurları olarak kabul edilebilirler. Diğer taraftan emtianın satın alınması için yapılan seyahat ve ikamet giderleri ise maliyet bedeline dahil edilmezler. Bunlar GVK'nin 40. maddesinde belirtilen şartlara uymak kaydıyla doğrudan gider olarak indirim konusu yapılabilirler.
Kaynakça:
· https:// muhasebe.net
· 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu
· Muzaffer Küçük, Değerleme ve Dönem Sonu İşlemleri, Yaklaşım Yayıncılık
Doç. Dr. A. Engin Ergüden
18.05.2023
İş yaşamına 1995 yılında Güreli YMM A.Ş.’de denetçi yardımcısı olarak başlayan Ergüden, 1998 yılında Denet YMM A.Ş.’nin denetim bölümünde kıdemli denetçi olarak çalıştı. 2000-2006 yılları arasında Zorlu Holding A.Ş. İç Denetim Departmanı’nda İç Denetim Müdür Yardımcısı ve İç Denetim Müdürü, 2006-2009 yılları arasında da Unitim Holding A.Ş.’de İç Denetim Müdürü olarak görev yaptı. Hâlen 2009 yılının Ekim ayında kurduğu Erler SMMM Denetim Hizmetleri Limited Şirketi’nde yönetici ortak olarak denetim danışmanlığı ve denetim hizmetleri veriyor.
Dr. Engin Ergüden, SMMM ve CRMA ruhsatına sahip olup Türkiye İç Denetim Enstitüsü Akademik İlişkiler Komitesi üyesi, The Institute of Internal Auditors, Türkiye Muhasebe Uzmanları Derneği, Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği ve Muhasebeciler Mali Müşavirler Birliği Derneği üyesi.
Çeşitli üniversitelerde lisans ve yüksek lisans programlarında dersler veren Ergüden,
TÜRMOB-Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği’nde Türk Ticaret Kanunu ve Bağımsız Denetim Standartları ve Uygulamaları ile Kamu Gözetimi Kurumu, meslek mensubu yetkilendirme eğitimleri kapsamında bağımsız denetim standartları ve şirketlere yönelik profesyonel eğitimler de veriyor.
Sorunuz başarılı bir şekilde uzmanımıza gönderilmiştir. Uzmanımız en kısa zamanda sorunuza yanıt verecektir.