Şirketten çıkan veya çıkarılan ortağın payı, şirket sözleşmesinde aksine hüküm yoksa çıkmanın istendiği veya ortağın çıkarıldığı, uyuşmazlık hâlinde karar tarihine en yakın tarihteki şirket varlığı esas alınarak hesaplanır. Çıkarılan veya çıkan ortak, hesaplanan payını şirketten ancak nakden alabilir. Bu pay, şirket sözleşmesinde gösterilen tarihte; şirket sözleşmesinde hüküm yoksa ayrılmadan sonra çıkarılacak ilk bilanço tarihinde ödenir. Diğer taraftan, çıkarılan veya çıkan ortak ayrılma tarihinden önce girişilen işler tasfiye edilmedikçe şirketteki sermaye payını alamaz.
Çıkarılan veya çıkan ortak, ayrılmadan önce başlamış olan işlerin doğrudan doğruya sonuçları olan hak ve borçlara katılır. Bu durum, evvelce başlanmış işlerin kalan ortaklar tarafından faydalı sayılacak şekilde tamamlanmasına ve bir sonuca bağlanmasına engel olamaz. Ancak, söz konusu işlerin hemen tasfiyesi mümkün olamadığı takdirde çıkan veya çıkarılan ortak, her faaliyet dönemi sonunda, o yıl içinde bitirilen işlerin hesaplarını ve devam etmekte olan işlemlerin o tarihteki durumu hakkında bilgi verilmesini isteyebilir. Şirketin borçları için, şirket alacaklılarının ortaklara ileri sürebilecekleri istem hakları, ortağın şirketten ayrılmasının, şirketin sona erdiğinin veya iflasının ilan edildiğinin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlanmasından itibaren üç yıl geçmesiyle zaman aşımına uğrar; ancak, niteliği nedeniyle, alacağın daha kısa bir zaman aşımına bağlandığı durumlarda o zaman aşımı süresi uygulanır. Alacak ilandan sonra muaccel olursa, zaman aşımı muacceliyet anından itibaren işlemeye başlar. Burada öngörülen zaman aşımı ortakların birbirlerine karşı olan alacaklarına uygulanmaz.
Hakkını elde etmek için sadece paylaşılmamış şirket malvarlığına başvuran alacaklıya karşı üç yıllık zaman aşımı ileri sürülemez. Bir ortak, şirketin ticari işletmesini devralırsa, alacaklılara karşı üç yıllık zaman aşımını ileri süremez. Buna karşılık, devralma sebebiyle ayrılan ortaklar hakkında borcun nakli hükümlerine göre iki yıllık zaman aşımı uygulanır. Üçüncü kişinin ticari işletmeyi alacak ve borçlarıyla devralması hâlinde iki yıllık zaman aşımı geçerli olur. Varlığını sürdüren şirkete veya diğer bir ortağa karşı zaman aşımının kesilmesi şirketten ayrılan ortağa karşı zaman aşımının kesilmesi sonucunu doğurmaz.
Prof. Dr. Ali Hepşen
İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İngilizce İşletme Bölümü’nden 2002 yılında mezun oldu. İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde başladığı Finans Yüksek Lisans Programı’nı 2004 yılında tamamlayarak finans uzmanı unvanını aldı. 2010 yılında doktor, 2012’de doçentlik, 2018’de profesörlük unvanına hak kazandı. 2002 yılında İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Finans Anabilim Dalı’nda başladığı meslek yaşamını hâlen aynı kürsüde sürdüren Prof. Dr. Ali Hepşen’in eğitim ve uzmanlık alanları; şirketlerin kurumsal yapıları ve yönetimi, şirketlerde mali tablolar analizi, işletmelerde finansal yönetim, şirket değerlemesi, risk yönetimi ve gayrimenkul finansmanıdır.
Sorunuz başarılı bir şekilde uzmanımıza gönderilmiştir. Uzmanımız en kısa zamanda sorunuza yanıt verecektir.