Matrah Aşındırma ve Kâr Kaydırma Projesi İngilizce (Base Erosion and Base Shifting) kelimelerinin ilk harflerinden türetilmiştir. Kısaca BEPS olarak isimlendirmektedir.
2008 yılında başlayan ekonomik kriz sonucu devletlerin ihtiyaç duydukları gelir kaynağını temin etme amacıyla ortaya çıkmıştır. BEPS Projesi’nin ekonomik kriz ertesi ortaya çıkması tesadüf değildir. Devletlerin gelir ihtiyacı karşısında orta gelirli insanların mali kapasitelerinin üzerinde vergi alınmalarına yönelik hükümet politikalarına karşı dile getirilen itirazların bir sonucudur. Çok uluslu işletmelerin orta gelirli bir vatandaşa göre oldukça az vergi ödemeleri karşısında, mali yükün işletmeler tarafından karşılanması önerisi projenin çıkış noktasını teşkil eder.
İtirazların dile getirilmesinde ve çok uluslu işletmelerden daha fazla vergi alınması görüşlerinin ortaya konulmasında sivil toplum kuruluşları etkili olmuştur. Akademi, vergi profesyonelleri, vergi yargısı ve kamu idarelerinin mensuplarının bu fikrin ortaya çıkmasında önemli katkıları olmamıştır. Projenin başlamasında itici güç sivil toplum kuruluşlarından gelmiştir. Sivil toplum kuruluşları ve kamuoyu önemli rol oynamıştır.
Sivil toplumun kuruluşlarının kamuoyunda konuyu sürekli dile getirmeleri sonucu G20 ve İktisadi Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı OECD (Organisation for Economic Development and Cooperation) projeyi 2013 yılında başlatmıştır. Hâlen devam etmektedir. Bu iki uluslararası platform projenin ortağı konumundadır. Projenin siyasi desteğini G20 Platformu vermektedir. Teknik çalışmasını OECD yürütmektedir. G20 ve OECD ülkeleri ile bu iki platforma üye olmayan 150 civarında ülke projeye katılmaktadır.
Temel amacı çok uluslu işletmelerin daha fazla vergi ödemelerini sağlamaktır. Çok uluslu işletmelerin vergi planlaması, vergiden kaçınma ve vergi kaçakçılığı faaliyetlerini önlemeyi amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda uluslararası vergi sistemini tadil etmeyi, ülkelerin vergi gelirlerini arttırmayı hedeflemektedir.
2013 yılında başlayan projenin kamuoyunda duyurulan ilk çıktıları 2015 yılında yayınlanan Eylem Planı raporları olmuştur. Yayınlanan raporlarda 15 Eylem Planı başlığı altında uluslararası vergilendirmede önem arz eden konular ele alınmıştır. Projenin Eylem Planı bazında ele aldığı konular başlıklar itibari ile aşağıdaki gibidir:
1. Dijital Ekonominin Ortaya Çıkardığı Vergi Zorluklarının Çözümlenmesi,
2. Karma Uyumsuz Düzenlemelerin Etkilerinin Giderilmesi,
3. Etkili Kontrol Edilen Yabancı Şirket Kurallarının Dizayn Edilmesi,
4. Faiz Gideri İndirimleri ve Diğer Finansal Ödemelerini İçeren Matrah Aşındırmasının Sınırlandırılması,
5. Zararlı Vergi Rekabeti Uygulamalarıyla Şeffaflık ve Özün Önceliğini Dikkate Alınarak Daha Etkili Mücadele Edilmesi,
6. Uygunsuz Durumlarda Anlaşma Menfaatlerinden Yararlanılmasının Engellenmesi,
7. İş yeri Statüsünden Yapay Olarak Kaçınılmasının Engellenmesi,
8, 9, 10. Transfer Fiyatlandırması Sonuçlarının Değer Yaratma ile Uyumlu Hâle Getirilmesi,
11. BEPS’in Ölçülmesi ve Gözlenmesi,
12. Zorunlu İfşa Kuralları,
13. Transfer Fiyatlandırma Belgelendirmesi ve Ülke Bazlı Raporlama,
14. Uyuşmazlık Çözüm Mekanizmalarının Daha Etkin Hâle Getirilmesi,
15. İkili Vergi Anlaşmalarını Tadil Etmek İçin Çok Taraflı Enstrüman Geliştirilmesi.
Proje, yukarıdaki konular itibari ile hazırlanan eylem planları ve yazılan raporlar üzerinden süren bir çalışmadır. Çalışmalar “Yaptık, bitti.” şeklinde olmayıp devamlılık göstermektedir.
BEPS’in hukuki niteliğini anlamak için uluslararası vergi hukukunun kaynaklarına ve hukuki niteliklerine değinmek yerinde olacaktır. Uluslararası vergi hukukunun bağlayıcı kaynakları ikili ve çok taraflı vergi anlaşmalarıdır. Bunlar sert (katı) hukuk kaynakları olarak kabul edilir. OECD Vergi Model Anlaşması ve Yorumları, BM Vergi Model Anlaşması ve Yorumları, OECD Çok Uluslu İşletmeler İçin Transfer Fiyatlandırma Rehberi, OECD Vergi Raporları ve BM Vergi Raporları ise yumuşak (esnek) hukuk kaynakları olarak değerlendirilir.
BEPS Eylem Planları çerçevesinde yazılan raporlar esnek hukuk kuralları olarak nitelendirilmektedir. Ancak bu raporlar zaman içinde OECD Vergi Model Anlaşması’nda değişiklik meydana getirdiğinde ve değişiklikler ikili ve çok taraflı anlaşmalara yansıtıldığında yumuşak hukuk formundan sert hukuk formuna dönüşmektedir. Bu durumda ülkeler için bağlayıcı konuma gelmektedir.
Projenin uluslararası vergi sistemini tamamen değiştirme gibi bir amacı yoktur. Daha ziyade uluslararası vergi sistemini tadil etmeye yöneliktir. Çok uluslu işletmelerden daha fazla vergi almayı hedeflediği için özellikle az gelişmiş ülkelerin lehine fırsatlar ortaya koyması beklenmektedir. Az gelişmiş ülkeler proje çıktılarından yararlanmaya yönelik adımlar atmaları durumunda ülke menfaatlerini arttırabilecektirler. Proje Türkiye’ye de fırsatlar sunmaktadır. Ülke olarak bu fırsatların kullanılmasının vergi gelirlerinin arttırılmasında olumlu etkisi olacaktır.
Dr. Hüseyin Işık
23.11.2023
1968 yılında İzmir Menemen’de doğan Hüseyin Işık, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü’nü bitirdi. Colorado Üniversitesi’nde ekonomi dalında yüksek lisans derecesi aldı.
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Mali Hukuk Ana Bilim Dalı’nda “Çok Uluslu Şirketlerde Örtülü Kazanç ve Örtülü Sermaye” konulu tez ile doktor unvanını elde etti. Bu tez 2005 yılında aynı başlıkla Maliye Bakanlığı Yayınları arasındaki yerini aldı. “Uluslararası Vergilendirme” başlıklı kitabı 2014 yılında yayımlandı. Yıldız Teknik Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi’nde Kamu Maliyesi, Para Teorisi ve Para Politikası dersleri, İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde Vergi Hukuku dersleri verdi.
Meslek yaşamına Maliye Müfettiş Yardımcısı olarak 1989 yılında Maliye Teftiş Kurulu’nda başlayan Işık, Maliye Müfettişliği, Maliye Başmüfettişliği, Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü Daire Başkanı ve Genel Müdür Yardımcılığı ile Türkiye OECD (Paris) Daimi Temsilciliği Maliye Müşavirliği görevlerinde bulundu. 2017 Temmuz ayından itibaren İzmir Ekonomi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tam zamanlı öğretim üyesi olarak çalışmaya başladı.
Uluslararası vergi hukuku, uluslararası vergi sistemindeki değişimlerin Türk vergi sistemine etkileri ve Türkiye’nin uyumu ile dijital ekonominin vergilendirilmesi alanlarında çalışmalarını sürdürüyor.
Evli ve iki çocuk babası olan Işık; iyi derece İngilizce, orta derece Fransızca biliyor.
Sorunuz başarılı bir şekilde uzmanımıza gönderilmiştir. Uzmanımız en kısa zamanda sorunuza yanıt verecektir.